ABD Başkanı Donald Trump’ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile 4 Şubat’ta Beyaz Saray’da yaptığı basın toplantısında, Gazze Şeridi'ni “devralacaklarını” ve buraya “sahip olacaklarını” söylemesi uluslararası tepkilere yol açtı. Trump, Gazze'deki Filistinlilerin bölgeden ayrılmaktan başka seçeneklerinin olmadığını iddia ederek, başta Mısır ve Ürdün olmak üzere komşu ülkelerde yeni yerleşim yerleri inşa edilmesi gerektiğini öne sürdü.
Arap Birliği'nden Gazze’nin Yeniden İmarı İçin Adım
Trump’ın açıklamalarına karşılık, Arap dünyası Gazze’nin geleceği için farklı bir tutum sergiliyor. Olağanüstü Arap Birliği Zirvesi'nde, Gazze Şeridi'nin yeniden imarına ilişkin bir plan kabul edildi. Bu plan, Gazze’nin Filistinliler için yaşanabilir bir bölge olarak yeniden inşa edilmesini amaçlıyor.
Arap liderler, İsrail’in saldırılarının neden olduğu yıkımın giderilmesi ve Filistin halkının kendi topraklarında kalmasını sağlayacak projeler üzerinde anlaşmaya vardı. Planın detayları henüz netleşmemiş olsa da, uluslararası finansman ve teknik destekle Gazze'nin altyapısının yeniden kurulması hedefleniyor.
ABD’nin Gazze Planı
Trump yönetiminin Gazze politikası, ABD’nin Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff tarafından Beyaz Saray’da yapılan açıklamalarla daha da netleşti. Witkoff, Suudi Arabistan’ın normalleşme süreci çerçevesinde Gazze’nin yeniden imarına dair beş yıllık bir program üzerinde çalıştığını ancak bunun gerçekçi olmadığını ifade etti.
Witkoff, “Gazzeliler, beş yıl içinde evlerine döneceklerini düşünüyorlardı ve ben bunun bir hayal olduğunu söylüyorum. Koşulların ne olduğunu anlıyoruz. Her paydaşın yararı için uygun kararlar alacağız ve planlama yapacağız” dedi. Bu sözler, Trump yönetiminin Filistinlilerin Gazze'ye dönüşünü desteklemediği ve bölgeye yönelik farklı bir strateji izlediği yönünde yorumlandı.