İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından kent genelinde kısa süreli panik yaşandı. Bu sarsıntı, uzun süredir beklenen "Büyük İstanbul Depremi" tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Ancak Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Marmara Denizi'ndeki depremlerin büyük ölçüde sona erdiğini savunarak endişe yaratacak bir durum olmadığını belirtti.
“Adalar Fayı Ölü, Kumburgaz Fayı Stresini Boşalttı”
Üşümezsoy, yaptığı açıklamalarda Marmara Denizi'nin jeolojik yapısını çok iyi bildiğini ve eldeki verilere dayanarak konuştuğunu ifade etti. Ona göre, daha önce büyük risk taşıdığı düşünülen Adalar Fayı artık aktif değil, yani "ölü bir fay". Asıl risk taşıyan alanın Kumburgaz-Büyükçekmece arasında uzanan yaklaşık 30 kilometrelik bir fay hattı olduğunu vurguladı. Bu bölgedeki 5.9 ve son 6.2 büyüklüğündeki depremlerle birlikte, bu fayın da enerjisini büyük oranda boşalttığını söyledi.
“Marmara’daki Son Büyük Depremdi”
1894 yılında Çınarcık çukurunun güneyinde yaşanan depremin ardından Marmara Denizi’nde ciddi bir fay kırılmasının yaşanmadığını hatırlatan Üşümezsoy, bazı uzmanların ileri sürdüğü "250 yılda bir büyük deprem olur" tezine karşı çıktı. Büyük bir depremin oluşabilmesi için en az 350 kilometrelik bir fay hattına ihtiyaç olduğunu belirten Prof. Dr. Üşümezsoy, bu tür yorumların araziden uzak, masa başında yapıldığını ve bilimsel temelden yoksun olduğunu savundu.
Marmara Denizi’nin geçmişte farklı jeolojik süreçlerden geçtiğini, zamanla açılma tektoniğinden sıkışma tektoniğine evrildiğini belirten Şener Üşümezsoy, bu değişimin bölgedeki deprem riskini azalttığını söyledi. Marmara’nın kuzey kenarındaki Kuzey Anadolu Fayı'nın da bölgedeki aktif yapıların dışında olduğunu ifade etti. Adalar Fayı’nın ise milyonlarca yıl önce aktif olduğunu ve bugün için bir tehlike oluşturmadığını vurguladı.
O Bölgelere Dikkat Çekti
Üşümezsoy, İstanbul’un dışında farklı bölgelere de dikkat çekti. İzmir-Karaburun, Kütahya ve Tokat-Kazova bölgelerinin potansiyel risk taşıdığını belirterek, olası depremlerin buralarda yaşanabileceğini söyledi. İstanbul için ise, büyük bir sarsıntı beklenmediğini açıkça ifade etti.
