Ege Denizi'nde 28 Ocak’tan itibaren yaşanan deprem fırtınalarının olası bir volkanik patlamayı işaret edip etmediğiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Süleyman Pampal, bu tür depremlerin karasal depremlerden farklı bir yapıya sahip olduğunu vurguladı.
Ege Denizi'ndeki Depremler, Volkanik Patlamaların Habercisi Mi?
Ege Denizi, Afrika ve Anadolu levhalarının çarpışma hattının kuzeyinde yer aldığından, bölgedeki adaların çoğunun volkanik kökenli olduğunu belirten Pampal, özellikle Santorini Adası’nın geçmişte büyük volkanik patlamalara sahne olduğunu hatırlattı.
Santorini Adası’nda M.Ö. 1600’lerdeki büyük patlamanın, Minos Uygarlığı’nın çöküşüne yol açtığını ifade eden Pampal, 1650 yılında yaşanan patlamada 76 kişinin hayatını kaybettiğini de belirtti. Ayrıca, 2011-2012 yıllarında benzer deprem fırtınalarının yaşandığını ancak adanın o dönemde patlamadığını da ekledi.
Bu tür depremlerin, lavların yeryüzüne yaklaşmasıyla oluşan fiziksel ve kimyasal süreçlerin bir sonucu olduğunu söyleyen Pampal, Santorini Yanardağı’nın yeniden faaliyete geçmesi durumunda, çevredeki adalarda büyük hasarlara yol açabileceğini ifade etti. Ancak, yanardağın Türkiye’ye doğrudan bir zarar vermeyeceğini de sözlerine ekledi.